İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentin Anadolu yakasındaki su baskınlarını giderecek ve 14 kilometrelik Kurbağalıdere hattı boyunca yaşam vadisine dönüşecek alanda incelemelerde bulundu. Burada gazetecilere değerlendirmelerde bulunan İmamoğlu, “Buradaki sel baskınını, ne yazık ki İstanbul'a yakışmayan görüntüleri hep beraber izledik. Bu görüntüler, 2019 yılında, biz göreve gelmeden önceki görüntüler ya da 2017’de ya da 2015’te ya da 2014’te 4, 5, 6, 7 yıl önce gördüğümüz görüntüler. Tespit ettiğimiz her türlü sel baskını yaşanan noktasına dokunduk İstanbul'un. Burası da onlardan birisiydi. Göreve gelir gelmez hızlıca buraya girilmesini talimat verdik” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentin Anadolu yakasındaki su baskınlarını giderecek ve 14 kilometrelik Kurbağalıdere hattı boyunca yaşam vadisine dönüşecek alanda incelemelerde bulundu. “Ataşehir Kurbağalıdere Göztepe Kavşağı E5 Geçişi Projesi” kapsamındaki çalışmaları, telsiz anonsuyla başlatan İmamoğlu’na, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu eşlik etti.
İSKİ Atık Su İnşaat Daire Başkanı Mahmut Kahraman ve İBB Park Bahçe ve Yeşil Alan Daire Başkanı Yasin Çağatay Seçkin’den proje ve çalışmalarla ilgili bilgi alan İmamoğlu, gazetecilere kısa bir değerlendirme yaptı.
“SEL BASKINI YAŞANAN HER NOKTASINA DOKUNDUK İSTANBUL'UN”
Projenin; bölgede, E-5 diye bilinen D100 karayolu ve Kurbağalıdere yatağı boyunca geçmişte yaşanan su baskınları ve selleri sona erdireceğini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Buradaki sel baskınını, taşkınlarını ve onların yarattığı o ne yazık ki İstanbul'a yakışmayan görüntüleri hep beraber izledik. Bu görüntüler, böyle 30-40 yıl öncesine dair görüntüler değil. Yani hemen 2019 yılında, biz göreve gelmeden önceki görüntüler ya da 2017’de ya da 2015’te ya da 2014’te 4, 5, 6, 7 yıl önce gördüğümüz görüntüler. Öncelikle şunu ifade edelim: Tespit ettiğimiz her türlü sel baskını yaşanan noktasına dokunduk İstanbul'un. İstanbul'da belki 50’ye yakın çok önemli noktadan bahsediyoruz. Çok tali bölümlerini sıralamıyorum burada. Burası da onlardan birisiydi. Göreve gelir gelmez hızlıca buraya girilmesini talimat verdik. Gerçekten çok planlı, tertipli, düzenli, ulaşım prensiplerini iyi tasarlayarak ve hiçbir sıkışma yaratmadan, deplaseleri zamanında yaparak ve tabiri caizse, bana gün taahhüdünde bulunup, o günde de işi bitirerek Kurbağalıdere üzerindeki bu operasyonu çok sağlıklı bir şekilde başarmışlardı, bitirmişlerdir.”
“BAMBAŞKA BİR GÖRÜNTÜ OLUŞTU KURBAĞALIDERE’DE”
“Kurbağalıdere meselesini, her zaman Marmara Denizi’ne akan kısmıyla biliyoruz Kadıköy bölgesinden” diyen İmamoğlu, “Ve oradaki görüntülerle paylaşıyoruz. Orada yaptığımız iş de çok kıymetli. Hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ekipleri hem İSKİ'nin ekipleri, müşterek çalışmalarıyla o bölümünü de yine bizim dönemimizde bitirdik, toparladık. Ki Yoğurtçu Parkı ve devamında Moda’ya kadar uzanan yeşil alanın da toparlanmasıyla bambaşka bir görüntü oluştu orada. Zira oradan, devamıyla buraya uzanan ve buradan da Ataşehir'e doğru devam eden Kurbağalıdere'nin tamamında, 14 kilometrelik uzunluğu içerisinde tabii ki bir yaşam vadisi oluşturuyoruz. Aslında ‘puzzle’ın parçaları gibi, bölüm bölüm bitirerek, bu hedefimize de yürüyoruz. Hem Ataşehir hem Kadıköy bölgesinde kalan ve Kurbağalıdere'yi etkileyen atık su, yağmur suyu ayrıştırma çalışmaları da bu işin bir kılcal çalışması. Bütüncül bu yolculuğun çok önemli olduğunu ifade edelim. O dönemin 350-400 milyonluk yatırımını bugünkü değerlerle vatandaşlarımızın anlaması için, neredeyse en az 2,5 kat çarpmanız lazım ki, daha iyi bu yatırımın değerini anlayabilelim” ifadelerini kullandı.
“İSTANBUL'UN HER NOKTASINI DERT EDİNİYORUZ”
İstanbul'un her noktasını dert edindiklerinin altını çizen İmamoğlu, “İhmal edilmiş her sorununu ve bütün kurum ve kuruluşlarımızla çözmeye devam ediyoruz. Burada ilçe belediyeleriyle olan dayanışmamızın da önemli olduğunu ifade edelim. Biz, her belediyeyle, her ilçe belediyesiyle, İstanbul'u dert eden, masada buna çözüm bulan ve geçmişten bugüne ihmal edilmiş hem idari hem teknik hem protokol tabanında masadaki sorunları çözen ama aynı zamanda sahadaki sorunları da çözen, uyumlu, koordineli, çok sağlıklı bir hizmet sürecini devam ettiriyoruz. Sahadayız ve tespit ettiğimiz sorunları çözmeye de devam edeceğiz. İnşallah Kurbağalıdere'yi, İstanbulluların böyle bir talihsiz görüntüsü, çok affedersiniz kokusuyla, ne yazık ki sel baskınlarıyla değil, bisiklete binilebilen, Ataşehir'den bir insanın yürüyerek burada bulunan metro durağına erişebildiği ya da yine devamında koşarak, ta Marmara Denizi sahiline, Moda sahiline inebildiği, İstanbul'u birbirine bağlayan vadiler şeklinde bu çalışmalarımızı sonuçlandıracağız. Sadece Kurbağalıdere değil, İstanbul'un 15 noktasında, yaşam vadileriyle ilgili bu anlamdaki çalışmamız devam ediyor. İnsani, toplumu mutlu eden, çocuklarıyla, gençleriyle, kadınlarıyla keyifli bir kentte yaşamalarını sağlayabilen, çıldırmış değil akılcı, mantıklı, günün ve bu çağın ihtiyaçlarını karşılayan hizmetlerimizde, projelerimizle İstanbulluların yanında olmaya, onlara çözüm üretmeye devam edeceğiz” dedi.